Eskiden video dönemi vardı ... Önce Beta sonra VHS kasetler:)) İlk videoyu aldığımızda ,film kirlamak yerine bir iki tane film almayı tercih eden babamın seçimi 'Çiçek Abbas' olmuştu...Bir İlyas Salman filmi daha vardı ama ismi aklımda değil...Ben bu filmi kaç kere izlemişimdir Allah bilir:))) Şöyle bir geçmişe döndüm ve ne kadar sorunsuz büyüyen bir çocuk olduğumu hissettim....Bu filmler mi etkili olmuştu yoksa benim karakterimdenmiydi ki...Tek çocuk olmama rağmen hiç şımarık yetiştirilmedim...( Bazen insanlar benim çok şımarık olduğumu düşünür...Bunlar beni tanımayan,uzaktan gözlemleyen kişilerdir,tanıdıkça bütün fikirleri değişir) Bende çocuklarımı şımarık yetiştirdiğimi düşünmüyorum ancak hal ve hareketlerine bazen anlam veremiyorum...Kuşak çatışması desem benim zamanımda da cins tipler vardı..Hatırlıyorum...Yaa böyle dediğime bakmayın çok şükür öyle terbiyesizlikler yok ama ne bilimm yaaa...Doyumsuzluklarına anlam veremiyorum bazen...Ders yönünden sıkıntı yaşatmadım, arkadaş seçimim her zaman isabetli olmuştu,isteklerim gene öyle....Sadece öğretmenlerim biraz fazla konuştuğumu ve güldüğümü söylerlerdi toplantılarda:)) İyi öğrenci olunca fazla rahatsız olmuyorlar ama bazen de haksızlık ediyorlardı:)) Mesela lades tutuşma konusunda üstüme yoktu...Eskiden daha iyi bir hafızam vardı...Yaş ilerledikçe biraz kayıplar oluyo tabiii.Neyse işte koskoca Anıttepe ortaokulunda beni yenen bir tek Bülent isimli,sivrisinek suratlı o çocuk vardı....Birgün İngilizce dersindeyiz...Sevinç hocanın gözü üzerimde:))) Bülent salağı en sevdiğim Halley bisküvisini uzattı...Hay Allah'ım çok severim...Dersteyiz...Biliyorum onunlada lades tutuşmuştuk...Ara ara bisküvileri gösteriyor...Üfff dedim ..Aklımda diyip alayım...Tam eğildim söyliycem hoca bağırdı,o ara elime tutuşturdu...Ve yenildim...Üstelik hoca bana ceza verdi...Çantamı çöpe attı....Nasıl bir insansın sen yaaaa....Neden çöpe atılır çanta...Allah'ım o pis çantayı alıp eve gittim..Annemlere anlattım...'Öğretmen ne yapsa haklıdır' cevabından öteye bişey duymadım....Hey Allammm yaaa....Bunun için çanta atılır mı, zati ladeside kaybetmişim:)))) Az beleş meybuz ,kola ,hamburger yemedim walla....Helal etsinler...Kumara giriyo di mi bu:)) Ama ısrarla yalvarırlardı,benimle de tutuş diye...Bak derdim yenerim....Allah'ım sen affet ne olur...Günah çıkarma yeri oldu burası:))Hocalardan bahsedince müzik öğretmenimden bahsetmezsem olmaz...Derse girdiğinde 3ihlas 1Elham okutup bütün şehitlerimize ve öğretmenimizin kaybettiği akrabalarından sonra kendi cenazelerimiz için dua eder sonra derse başlardık...Bi Ihlara Vadisi gezimize katılmıştı...Tuvalette küçük tüpüyle bizlere pilav pişirmişti...Yaw o kısmı görmemize rağmen o pilavı mecburen yemiştik....Sordum sarı çiçeğe ilahisini vadide söyletip,ortaya geçip dönmüştü....Sarı saçlı sarı çiçek öğretmenimizdi...Öğretmenlerimle ilgili çok fazla anım var...Aralara serpiştirip yazacağım... Ne cins insanlar oldu hayatımda diye hayıflanırken fark ettim ki,onlarda ben yazayım diye girmişler hayatıma:))))
Neyse işte konuya dönelim...Yeni düğün konseptlerinde nostaljik arabalar var..Çok hoş gerçekten...Süper fikir...Eymir'de her hafta sonu gördüğüm bu minübüs de onlardan biri..Nasıl güzel süslemişler...İlk gördüğümde aklıma bu film ve o unutulmaz replikleri gelmişti...Buyurun...
Dedim gözlerinin rengi ne? Dedi kara sevda…
sakir (sener sen)- a***san vur saza, soforsen bas gaza
cicek abbas (ilyas salman)- sevene can feda, sevmyene elveda
sakir- sen batan bir gunes ben yollarda cilekes
cicek abbas- soforun bahti kara muavvinin gonlu yara
sakir- gaz, fren, sanziman halim duman
cicek abbas- sev beni seveyim seni
sakir- ask bir otobustur binmesini bilmeli
cicek abbas- son duraga gelmeden inmesini bilmeli
sakir- bana hava atma!
cicek abbas- havan kime yabanci?
sakir- kapilma ruzgarima sen de aldanirsin
cicek abbas- sollama beni sollarim seni
sakir- gecme beni ezerim seni
cicek abbas- dunya dikenli bir hayat sevenler de mi kabahat?
sakir- yaklasma toz olursun gecme pisman olursun
cicek abbas- cilemse cekerim kaderimse gulerimVe burdan sonra Çiçek Abbas coşar:
istedim vermediler sen soforsun dediler
emegimiz bilek zoru allahim sen bizi koru
ask bir sudur ic ic kudur
aski cekene derdi bilene sor
ask cekenin yol gidenin
kabahat sen de degil seni sevende
neaaaabeeer!!!
Ben Psiko-Art dergisinin daimi takipçisiyim...Ben bunu düşünüp paylaştıktan sonraki sayısında, aşk konusunda ki bir yazılarında aynı metni paylaşınca ben gene şok oldum tabii...Yaw bu durumu birisine söylesem ne anlamsız der belki...Ama benim çok hoşuma gitti...Sanırım ben bir dergide yazmak için hazırım:)) Fena değilim:))
Yeşilçam'ın o dönemi halkın sorunlarını dile getiren filmlerdi diyebiliriz....İşin garip yanı şimdilerde gene izliyoruz ve aynı sorunların artarak devam ettiğini görüyoruz....Hakkımızda hayırlısı...
Sevgiler...
Düğün mevzusu olunca bu şarkıyı paylaşmadan edemiyeceğim...Bu şarkının çok derin bir anısı var bende...Sanıldığı gibi evlenen birisi falan diill mevzu...Mevzu Calculus sınavı.... Bütüm unv. bu dersi mecburi alır...Haa yani ben mühendislerle aynı dersi neden almalıyım???Ayrı bi mevzu da...Neyse işte toplandık arkadaşlarla o gün sabahlıycaz...Kral tv o dönem 40 dakikada bir aynı şarkıyı çalar...Bant döner durur...Bu şarkıyı severimm...Bana çok acıklı ve içten gelir anlatılanlar....Bilemiyorum neden??? Düşünsenize Pink floyd, Nirvana,Metalica dinleyen birinin bu şarkıyı sevmesini...:))) Neyse işte her 40 dakikadan sonra tenefüs arasında Karl Tv yi açırdum ben...O gece kaç defa dinlemiş oluyoruz hesaplayın:)) Üfff Özlem yaaa walla bıktık yaaa diyip balkona kaçan arkadaşlarıma da golü sınav sonucuyla attım..Herkes şokdaaaa...İkinci oldum...Tüm mühendisliklerde girdi sınava:)) Hahahaaaa yaşasın Ümit Besen:)) Sonrasında bu istikrarı tutturamadım...İyiyim psikolojisiyle çalışmadan sınava giren ben neredeyse kalıyordu:))) Keşke her sınav öncesinde dinleseymişim:)))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder